İNSAN YARATILIŞININ SIRLARI

Salı, 20 Aralık 2011 23:57 yönetici
Yazdır

Bilim adamları ceninin; anne rahminde gösterdiği gelişme sonucunda 42….

1- Bilim adamları, insan vücudunun yaklaşık:  % 70 oranında sudan ve toprakta var olan diğer unsurlardan oluştuğunu ispat etmişlerdir. Yani; insanın aslı topraktır. Bu gerçeğe Kuran-ı kerim şu sözü ile işaret etmiştir: “Andolsun biz insanı, çamurdan (süzülüp çıkarılmış) bir özden yarattık” (Mü’minum:12). Şimdi bu soruyu soralım: Acaba bu gerçeği peygamber’e (s.a.v.) kim bildirmiştir?

 

2- Bilim adamları; anne karnındaki çocuğun gelişim aşamalarını inceledikleri vakit, kemiklerin etten önce şekillendiğini görmüşlerdir. Bu hakikat peygamber (a.s.) zamanında bilinen bir şey değildi. Ancak Kur’an bu gerçeğe şöyle işaret etmiştir: “Bu bir lokmacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık. Sonunda onu bambaşka bir mahlûk olarak teşekkül ettirdik. Yapıp-yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir” (Mü’minun: 14).

 

3 - Anne karnındaki çocuğun yaratılış aşamalarından biri de onun bir lokmacık et parçasına benzeme aşamasıdır. Yüce Allah ceninin bu aşamasını bize Kuran’da şöyle haber veriyor. “Sonra nütfeyi bir kan pıhtısı haline soktuk. Müteakiben, kan pıhtısını,  bir lokmacık et yaptık; bu bir lokmacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık. (Mü’minun: 14).

 

4- Bilim adamları ceninin; anne rahminde gösterdiği gelişme sonucunda 42. günde insan şeklini aldığını keşfetmişlerdir. İlginç olan şu ki; Allah resulü (s.a.v.) bu bilimsel gerçeğe 14 asır evvel işaret etmiştir. Bu konuda efendimiz şöyle buyurmuştur: “ Nütfenin üzerinden 42 gece geçtikten sonra, Allah (c.c.) ona bir melek gönderir, melek o nütfeye şekil verir”. (Hadisi Müslim rivayet etmiştir.) Şekil verirden kasıt: ona insan şeklini vermesidir. Allah her şeye kadirdir.

 

5-  Gebelikte “plasenta-rahim” denilen bölge; ceninin hava, yiyecek ve içeceğini sağladığı gibi, cenine zarar verecek bir maddenin oradan geçmesini de engeller. Diğer yandan rahim hormonlar üreterek ceninin ihtiyaç duyduğu sıcaklık durumunu tanzim eder. Bilim adamları, rahim dediğimiz bu mekânın, cenini koruma açısından en güzel koruyucu görevini gören bir oda olduğunu söylemişlerdir. Bundan dolayı yüce Allah şöyle buyurmuştur: “Sonra onu emin ve sağlam bir karargâhta (rahimde) nütfe haline getirdik” (Müminün: 13).

 

   6- Bilim adamları ceninin yaratılış aşamalarını incelerken onun, ilk oluşum aşamasında rahmin iç duvarına yapışan ve oradan beslenen hücre gurubuna benzediğini söylemişlerdir. Kur’an bu aşamaya (kan pıhtısına) işaret ederken şöyle buyurmuştur: “O, sizi bir cins topraktan, sonra bir meniden, sonra bir kan pıhtısından yarattı” (Mü’min: 67). Şimdi şu soruyu soralım: Bu bilimsel gerçeği acaba Allah resulüne (s.a.v.) kim bildirmiştir?

 

7-  Bilim adamları; ceninin erkek veya dişi olduğunu belirleyen faktörün erkeğin nütfesi (menisi) olduğunu ispatlamışlardır. Yüce olan Allah bu gerçeğe işaret ederek şöyle buyurur: “Şurası muhakkak ki rahime akıtıldığında (oluşan) nütfeden, erkek ve dişiden ibaret olan iki çifti o yarattı” (Necm: 44-45).

--------------------

Abduldaem Al-Kaheel

www.kaheel7.com/tr